Türkiye'de Süs Bitkileri Sektörüne Yeni Destek ve Yönetmelikler Geldi

Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Başkanı Yıldıray Gençer, süs bitkileri sektörünün sübvansiyonlu kredi ile desteklenmesi ve genel tarımsal destek kapsamına alınmasının yeni bir mevzuatın oluşmasını sağladığını ifade etti. Gençer, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına ve Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğüne sektöre verdikleri destek için teşekkür etti. Süs Bitkileri Üreticileri Alt Birliği'nin (SÜSBİR) TÜRKTOB'a bağlı olduğunu hatırlatan Gençer, sektörde son dönemde yaşanan üç önemli gelişmenin tohumculuk ve süs bitkileri alanına ivme kazandıracağını belirtti.
Üretim alanlarının 2002 yılından bu yana 2,5 kat artarak 50 bin dekara ulaştığını söyleyen Gençer, sektörün 3 milyar liralık üretim değerine ulaştığını, 77 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini ve 2023'te 500 milyon dolarlık ihracat hedeflediğini vurguladı.
Gençer, 2014 yılında faiz destekli zirai kredi uygulamasına katılan süs bitkileri üreticilerinin bu yıl genel tarımsal destekleme kararnamesinde yer aldığını belirtti. Ancak, sektörün yasal mevzuat eksikliğinin bulunduğuna dikkat çekti ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile birlikte uzun süredir üzerinde çalıştıkları yönetmeliğin yayımlandığını açıkladı.
Bakanlığın tohumculuk sektörüne yönelik pozitif ayrımcılık yaptığını kaydeden Gençer, "Bakanlığımız, Sayın Bakanımız Mehdi Eker’in talimatları doğrultusunda, görüşlerimizi Süs Bitkileri ve Çoğaltım Materyallerinin Üretimi ve Pazarlamasına Dair Yönetmeliği’ne yansıtmıştır" dedi.
Yeni yönetmeliğin detaylarını SÜSBİR Başkanı Selahattin Altun, süs bitkisi üreticisinin tanımının yapıldığını ve üretim ile pazarlama ile ilgili kuralların belirlendiğini aktardı. Altun, hedeflerine daha rahat ulaşacaklarını, ancak sorumluluklarının arttığını vurguladı.
SÜSBİR’in en önemli misyonunun sektörü kayıt altına almak ve etkin planlamalar yapmak olduğunu belirten Altun, üye olma zorunluluğunun vurgulandığını ve bu sayede üye sayılarının artacağını düşündüğünü ifade etti. Yönetmelikle birlikte gelen ‘üretim beyanı verme zorunluluğu’ uygulamasının gelecek için önemli olduğunu, bu sayede hangi üründen ne kadar üretildiğinin kayıt altına alınacağını ve planlı üretim yapılacağını belirtti.