Brezilya Sao Paulo'da Türk Günü Etkinliklerinde Türk Demokrasisi Tartışıldı
Brezilya'nın Sao Paulo eyaletinde düzenlenen Türk Günü etkinlikleri kapsamında akademisyenler, Türk demokrasisi ve sivil toplum baskılarını ele aldı.
Bilgi: Instagram'da @mersinhaber'i takip ederek anlık gelişmelerden daha hızlı haberdar olabilirsiniz.
Sao Paulo'da gerçekleştirilen Türk Günü etkinliklerinde Türk ve Brezilyalı akademisyenler, 'hızlı büyüyen ülkelerin zorlukları' konulu bir seminerde bir araya geldi. Bu panelde ekonomik büyümedeki yavaşlamanın nedenleri ile sivil topluma yönelik baskılar masaya yatırıldı.
Seminere katılan akademisyen İhsan Yılmaz, Türkiye'deki iktidar değişiminin sivil iktidar otoritesine kaydığını ifade etti. Yılmaz, toplum üzerindeki baskıları detaylandırarak, özel bankalara el konulması, insanların fişlenmesi ve yardım kuruluşlarının terör örgütü muamelesi gördüğünü belirtti. İfade özgürlüğünün geldiği noktayı ise, "Program sunduğum bir televizyonun yöneticisi hapiste. Yazdığım gazetenin yöneticisi terör suçundan yargılanıyor." sözleriyle açıkladı.
Birçok davetlinin katıldığı seminerde, Türkiye'nin dış politikada yalnızlaşma sebepleri de tartışıldı. Yılmaz, mevcut hükümetin Ortadoğu'daki taraflı politikalarını ve Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs dahil birçok ülkeyle yaşadığı sorunları örneklerle açıkladı. Seçimlere ilişkin soruya ise 'bekleyip göreceğiz' yanıtını verdi.
Programda yer alan fakat son anda katılamayan Selçuk Gültaşlı'nın mesajı da okundu. Gültaşlı, Türkiye'deki bir savcının hükümeti eleştiren medya organlarının kapatılması için girişimde bulunduğunu belirtti.
Brezilyalı akademisyen Guilherme Casaroes, iki ülke arasındaki demokrasi sürecindeki benzerlikleri tarihi perspektiften anlattı. 2011 yılında Türkiye'yi ziyaret ettiğini belirten Casaroes, iki ülkenin kuruluş hikayeleri, sanayileşme süreçleri ve askeri darbeler gibi konularda benzerlikler taşıdığını vurguladı. Ancak, Arap Baharı sonrası Türkiye ve Brezilya'nın bakış açıları arasında farklılıklar oluştuğunu ifade etti.
Casaroes, Türkiye'nin sıfır sorun politikasını başlangıçta başarıyla uyguladığını ancak bu yaklaşımın kalıcı hale gelmediğini belirtti. Brezilya'nın Mercosul oluşumuna desteğinin, Türkiye için örnek teşkil edebileceğini vurguladı. Gezi Parkı eylemleri ve Brezilya protestolarına verilen tepkileri karşılaştıran Gumaraes, Brezilya'daki demokrasi bilincinin gelişimini ve polis ile yargının bağımsız duruşunun etkisini ön plana çıkardı.