Tarsus » Siyaset » Güncel »

MHP Tarsus Teşkilatından Referanduma Evet Çağrısı

MHP Tarsus İlçe Teşkilatı tarafından düzenlenen ‘Anayasa Değişikliği Referandumu Bilgilendirme’ toplantısına katılan Tarsus Belediye Başkanı Şevket Can, her zaman Genel Başkanının yanında olacaklarını, sevdalarının ülke, vatan, bayrak ve dinleri olduğunu söyledi.


@mersinhaber 'i takip et
16 Nisan 2017 tarihinde yapılacak referandum öncesi bilgilendirme toplantısı yapan MHP Tarsus İlçe Teşkilatı neden evet diyeceklerini, genel başkana bağlılıklarını dile getirdiler.

Nikah Salonunun dar geldiği toplantıda dışarıya ses cihazı atıldıktan sonra program başladı.

Açılış konuşmasını yapan MHP Tarsus İlçe Başkanı Ertuğrul Bodur, 18 maddeyi anlattı.

Daha sonra söz alan teşkilat başkanları 16 Nisan referandumunda evet oyunu kullanacaklarını ifade etti.

Ülkenin zor bir dönemde geçtiğini belirten Tarsus Belediye Başkanı Şevket Can, bu zorlu süreçte Türk Milliyetçileri olarak, ülkücüler olarak genel başkan Devlet Bahçeli’nin aldığı kararın arkasında olacaklarını söyledi.

Başkan Can, “Bu zor günlerde güçlü bir iradeye ihtiyacımız var. Oluşacak bu güçlü irade de milliyetçi kadrolarında söz sahibi olacağına inancımız sonsuzdur. Liderimiz Genel başkanımızla 16 Nisan’da milliyetçiliği şahlandıracağız. Milliyetçi kadroların varlığı bu ülke için hayati önem arz etmektedir. 18 maddeyi hepimiz okumalıyız. Kararımızı 16 Nisan’da mührümüzü evet’ten yana vuracağız. Ülkü ocaklarından yetişmiş bir kişi olarak, sizlerin arasından çıkmış bir kişi olarak şunu açık açık ilan ediyorum. Liderimizin peşindeyiz ve yanındayız. 15 Temmuz darbe akşamı Genel Başkanımızın bir beyanatı, bunun altını özellikle çizmek istiyorum. 15 Temmuz akşamı saat 22.30 civarlarında ülkemizin o sırada devlet büyüklerinin nerede olduğu bilinmez iken, bizim genel başkanımızın beyanatı bu kalkışmanın başarıya ulaşmasını engelleyen en önemli olaylardan biridir. Bunun tersi olsaydı ne olurdu, kalkışmayı yapanlar kahraman olurdu, kalkışmaya karşı çıkanların ne olacağını söylemek istemiyorum. Genel başkanımızın her zaman dokunuşları yerinde olmuştur. Çözüm süreci dediklerinde yapmayın etmeyin bu çözülme süreci dedi. Ama yapıldı, edildi. Habur’da mahkemeler kurulduğunda yine genel başkanımız yapmayın etmeyin dedi. Bunun yanında yine her zaman okyanus ötesi diye hitap etti. Genel başkanımız ne dediyse hepsinde haklı çıktı. Çünkü ileri görüşlü bir genel başkana sahibiz” dedi.

Sevdalarının vatan olduğunu dile getiren Başkan Can,  “Bizim sevdamız ülkemizdir, vatanımızdır, bayrağımızdır, dinimizdir, kitabımızdır. Bizim vazgeçilmezlerimiz bunlardır. Genel başkanımızın desteği AKP hükümeti için değildir. Genel başkanımızın desteği ülkemizin bekası içindir. Geleceğimiz içindir, çocuklarımız içindir. Kısacası vatanımız ve milletimiz içindir.  Avrupa’daki gelişmelere bakıyoruz. Olan olaylar bile sadece EVET dememiz için yeterlidir. Şu anda içten ve dıştan ülkemiz saldırı altındadır. Biz şu anda 7 düvelle savaşıyoruz. İnşallah 16 Nisan’da güçlü bir irade oluşması için genel başkanımızın dediklerinin yanındayız.  Gün birlik günüdür. Önümüzde 30 gün var. Kırmadan dökmeden incitmeden bu süreci geçireceğiz.  Ülkemiz de inşallah 16 Nisan’a kadar hiçbir üzücü olay olmadan bu sürecin rahatça geçmesi için Cenab-ı Allah’a dua ediyorum. Hepiniz Allah’a emanet olun” şeklinde konuştu.

Mersin Milletvekili Baki Şimşek ise Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı sistemi, başkanlık ve anasaya tartışmaları 2007 yılında yapılan referandum ile başladığını söyledi.

Şimşek, “Şuan da yapılan anayasa değişikliği ile 367 yerine 313 milletvekili oyu ile cumhurbaşkanı da bakanlarda yargılanabilecek. Milletvekili sayısı 550’den 600’e çıkacak. Burada en önemli nokta Başbakanlığın iptal edilmesidir. Başbakanlık yok. Meclis sadece yasama görevini yapacak, bakanlar dışarıdan atanabilecek. Anayasada yapılan en büyük değişiklik bu. Cumhurbaşkanı yürütmenin başı olacak. Yapılan düzenlemeler 18 maddedir. Meydanlarda bunları pek duymuyorsunuz. Gündelik çekişmelerle bunları duyuyorsunuz; yok federasyon kurulacak, yok özerklik kurulacak. Dün sayın başbakana sordular. Özerklik kurulacakmış, federasyon kurulacakmış. Sayın Başbakanın cevabını duydunuz mu ? Sayın başbakan dedi ki; işin içinde MHP var dedi, özerklik de, federasyon da olmaz dedi. Sadece bu söz bile milletin Milliyetçi Hareket Partisi’ne bakış açısını göstermektedir. Başbakan bile federasyonun garantisi olan özerkliğin gelmemesi için MHP’yi işaret ediyor. Biz yerimizde duruyoruz, anayasanın ilk 4 maddesi değiştirilemez, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara’dır, yönetim şekli Cumhuriyettir, dili Türkçe’dir, bayrağı al bayraktır. Bu maddelerin değişikliği teklif dahi edilemez demektedir. Bunları meydanlarda hep anlattık, yine aynı yerdeyiz. Neymiş efendim EVET çıkarsa, Türkiye bölünecek. HDP ile CHP karşı çıkacak, MHP ile AKP Türkiye’yi bölecek. Buna hiç kimsenin inanması mümkün değildir. Biz MHP olarak dün söylediğimiz hiçbir şeyden geri adım atmadık, yerimizde duruyoruz. Biz PKK ile müzakere eden AKP ile uzlaşmıyoruz, PKK ile mücadele eden AKP ile uzlaşıyoruz. Dün Oslo’da, İmralı’da görüşme yapan AKP ile uzlaşmıyoruz, 15 Temmuz’dan bu yana terörle ciddi şekilde mücadele eden AKP ile uzlaşıyoruz. Darbe girişiminden önce genel başkanımızın bütün uyarılarına rağmen, devlet kadrolarına teslim ettikleri ama bugün pişman oldukları Fetö ile mücadele eden AKP ile uzlaşıyoruz. Genel başkanımız yıllardır ülkücüleri sokaktan çekmenin mücadelesini yaptı ve gelecekte de hiçbir senaryo MHP’siz olmayacak. Türk halkı %50 oyu hiçbir diktatöre vermez, tek adama vermez, Cumhuriyet düşmanına vermez. Bu milletin basireti açıktır, böyle birşey yapmaz. %50 oyu da hiç kimse tek başına alamaz. Milliyetçi Hareket mutlaka işin içinde olacaktır. Türkiye’nin yönetilmesinde söz sahibi olacaktır. Ben sözlerime son vermeden önce sonuna kadar Cumhuriyet diyorum, sonuna kadar evet diyorum. Türklüğün bekası için, Cumhuriyetin devamı için evet diyeceğimizi belirtiyorum” dedi.

Son olarak söz alan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Türkiye Cumhuriyetinin ilanihaye yaşamaya devam edeceğini söyledi.

Başkan Kocamaz, “Bu topraklarda doğduk, bu topraklarda büyüdük bu topraklarda yaşıyoruz ve Allah’ın izniyle de bir gün hak vaki olduğunda ve bu toprakların  belki üstünde değil ama altında beraber olacağız. Çünkü insanların nerede doğduğu değil, nerede doyduğu önemli. Türkiye Cumhuriyeti devleti kolay kurulmadı. Türk Milletinin tarih boyunca dahili ve harici düşmanları hep oldu bundan sonrada olacak ama bizler şayet birlik ve beraberliğimizi sürdürdüğümüz sürece Türkiye Cumhuriyeti Devleti ilanihaye yaşamaya devam edecektir.

Değerli arkadaşlar, Kurtuluş savaşı öncesi bu milletin başına çok çoraplar örülmeye çalışıldı ama bu millet bağrından Atatürk gibi bir evladını çıkardı ve onun etrafında halkalandı bir araya geldi bütünleşti ve bu toprakları hain düşman çizmelerinden temizledi. Bu ülke ayakta durabilmek için bu devlet ayakta durabilmek için her dönemde şehitler verdi gaziler verdi ve bu günlere bu şekilde geldi. Tarih oyunca savaşlar muharebe meydanlarında yapılıyordu. Bugün geldiğimiz noktada bu çağda artık savaş muharebe meydanlarında yapılmıyor. Bizzat devletin içine yerleştirilen hainler tarafından yapılıyor. Bu millet kendi içerisinden çıkarılmış ama beyinleri yıkanmış insanlar tarafından birbirine kırdırılmaya çalışılıyor birbirine düşürülmeye çalışılıyor. Artık savaşlar muharebe meydanlarında değil dışarıdan kumandayla kendi evlatlarının birbirini kırması şeklinde gerçekleştiriliyor. Bütün oyunlar İslam alemi üzerine oynanıyor. Çünkü inandığını yaşayamayan inandığını hayatına gündemine taşıyamayan insanlar tarafından İslam alemi bu günkü perişan vaziyetine düşmüş. Büyük Ortadoğu projesiyle birlikte Afrika’nın en batısından başlayan domino taşlarının yıkılması en son Türkiye Cumhuriyetine kadar geldi. Arap ülkelerinde yönetimler Arap baharı denilerek bir bir yıkıldı ve en sonunda Suriye bizim önümüzdeki bir tampon idi. Orayı da karıştırdılar. Asıl hedef olan Türkiye Cumhuriyetini bir şekilde bu işin içerisine sokmaya çalıştılar. Şimdi herkes konuşuyor bizim çocuklarımızın Suriye’de ne işi var gibi. Değerli arkadaşlar biz oraya gitmezsek onlar buraya gelecek. Onun için bizim biraz daha insaflı biraz daha aklı başında düşünme mecburiyetimiz var. Bugün geldiğimiz noktada dışarıdan bu işi yapamayınca bize 15 Temmuz’u yaşattılar. Aslında bizler değerlendirmelerimizi yaparken 15 Temmuz öncesiyle 15 Temmuz sonrasını birbirinden ayırmamız gerekir.7 Haziran öncesinde bizim mücadelemiz neydi? AKP iktidarının yaptığı yanlışlarla mücadele idi. Ülkenin verilen tavizlerle adeta bölünme noktasına gelmiş olmasıyla mücadele idi. Anayasanın en önemli ve vazgeçilmez maddelerinin tartışmaya açılmasından dolayı bir mücadeleydi. Bu 15 Temmuz inşallah herkesin aklını başına getirmiştir. İnşallah buradan herkes dersler çıkarır ve İnşallah bundan sonra geçmişteki gaflet bir daha yaşanmaz ülkemiz bölünme noktasına gelmez insanlarımız kaos ve kargaşaya sürüklenerek birbirine kırdırılmaz. 15 Temmuz gecesi Sayın Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli Türkiye’ye moral verdi, herkesin yüreğine bir su serpti ve dedi ki ‘bu kalkışmayı kabul edemeyiz. Bu darbelere karşıyız. Ülkenin bekası için Ülkenin geleceği için seçilmiş hükümetinde seçilmiş Cumhurbaşkanında yanındayız’ dedi.

Bu gün geldiğimiz noktada 16 Nisan bir sistem değişikliği bir rejim değişikliği değil.16 Nisan’da evet de çıksa hayır da çıksa biz yine beraber yürüyeceğiz. Genel başkanımızın ortaya koyduğun tavrı hep birlikte değerlendirmek zorundayız. Çıkacak sonucun hayırlara vesile olmasını birliğimizi pekiştirmesini ve geleceğe güvenle bakma yolunda hepimize ön açacak bir sonuç olarak çıkmasını temenni ediyorum. Hepinize saygılar sevgiler sunuyorum” şeklinde konuştu.

Konuşmaların sonunda teşkilat başkanları birlik mesajı verdi.

Daha fazlası ve daha hızlı bilgi için sizde;
Facebook'ta @mersihnaber 'i
Instagram'da @mersinhaber 'i veya
Twitter'da @mersinhaber 'i takip edebilirsiniz.
İlk olarak anlık gelişmeleri sosyal medya hesaplarımızdan paylaşıyoruz.. Dilerseniz sosyal medya hesapları üzerinden sizlerde bir olayı ihbar edebilir veya bir gelişmeden bizleri haberdar edebilirsiniz.