Meme Kanserinde Erken Teşhis İle Başarı Yüzde 90'a Çıkıyor
Meme kanserinde erken teşhis, tedavi başarı oranını yüzde 90'a kadar çıkarıyor. Genç kadınlar arasında artış gösteren meme kanseri vakalarına dikkat çekiliyor.
Antalya'da, meme kanseri vakalarının özellikle 50 yaş altındaki kadınlar arasında hızla arttığı belirtiliyor. 2025 yılı tahminlerine göre, meme kanseri vakalarının yüzde 16'sının 50 yaş altındaki kadınlarda teşhis edilmesi bekleniyor. Dr. Oynak, bu oranın son 20 yılda her yıl ortalama yüzde 0.7 artarken, 2000'li yılların ortalarından itibaren bu artış hızının yüzde 1.4'e çıktığını ifade etti. Ayrıca, yeni vakaların yaklaşık yüzde 10'unun 45 yaş ve altındaki kadınlarda ortaya çıktığına dikkat çekti.
Erken Teşhis Hayat Kurtarıyor
Dr. Oynak, meme kanserinin erken evrede teşhis edilmesinin tedavi başarısını artırdığını vurgulayarak, "Erken tanı sayesinde meme kanseri tedavisinde başarı oranı yüzde 90'a kadar çıkabiliyor. Bu nedenle kadınların kendi risklerini bilmeleri ve düzenli kontrolleri ihmal etmemeleri büyük önem taşıyor" dedi.
Yaşam Tarzı Değişiklikleri Riski Azaltıyor
Meme kanserinden tamamen korunmanın mümkün olmamakla birlikte, bazı yaşam tarzı değişiklikleri ile riskin azaltılabileceğini belirten Uzm. Dr. Murat Oynak, sağlıklı beslenme ve ideal kilo kontrolü ile Akdeniz tipi beslenme modelinin önerildiğini ifade etti. Düzenli egzersiz yapmanın haftada en az 150 dakika orta şiddette fiziksel aktivite ile riski yüzde 20-30 oranında azaltabileceğini söyledi. Ayrıca alkol ve sigara kullanımının meme kanseri riskini artırdığını, bu alışkanlıkların sınırlandırılmasının önerildiğini aktardı. Emzirmenin toplamda 12 ay ve üzeri süreyle yapılmasının meme kanserine karşı koruyucu olduğunu da sözlerine ekledi. Genetik danışmanlık almak için aile öyküsü olan bireylerin BRCA1 ve BRCA2 testleri için uzmana başvurması gerektiğinin altını çizdi. Düzenli kontrollerin, ayda bir kendi kendine meme muayenesi yapmanın ve 40 yaşından sonra yıllık mamografi yaptırmanın önemine değindi.
Görüntüleme Yöntemlerinin Önemi
Uzm. Dr. Oynak, meme kanserinde görüntüleme yöntemlerinin hastalığın belirti vermeden teşhis edilmesinde kritik bir rol oynadığını vurguladı. Tarama yöntemleri sayesinde kanserin çok erken aşamada saptanabildiğini, bunun da tedavi sürecinde başarıyı artırdığını ve hastanın yaşam süresi ile kalitesini yükselttiğini belirtti. Dr. Oynak, meme kanseri taramasında kullanılan başlıca yöntemleri sıraladı: "Mamografi, 40 yaş üstü kadınlar için altın standart tarama yöntemidir. Erken evre kanserleri tespit ederek ölüm oranlarını yüzde 20-40 azaltır. Ultrasonografi, genç yaşta ya da yoğun meme dokusuna sahip kadınlarda mamografiye ek olarak kullanılır. MRI (Manyetik Rezonans Görüntüleme), yüksek risk grubundaki kadınlar için önerilir ve daha detaylı görüntüleme sağlar. Biyopsi, görüntüleme ile şüpheli kitle saptandığında kesin tanı için kullanılır."
Erken Teşhis Hayat Kurtarıyor
Dr. Oynak, meme kanserinin erken evrede teşhis edilmesinin tedavi başarısını artırdığını vurgulayarak, "Erken tanı sayesinde meme kanseri tedavisinde başarı oranı yüzde 90'a kadar çıkabiliyor. Bu nedenle kadınların kendi risklerini bilmeleri ve düzenli kontrolleri ihmal etmemeleri büyük önem taşıyor" dedi.
Yaşam Tarzı Değişiklikleri Riski Azaltıyor
Meme kanserinden tamamen korunmanın mümkün olmamakla birlikte, bazı yaşam tarzı değişiklikleri ile riskin azaltılabileceğini belirten Uzm. Dr. Murat Oynak, sağlıklı beslenme ve ideal kilo kontrolü ile Akdeniz tipi beslenme modelinin önerildiğini ifade etti. Düzenli egzersiz yapmanın haftada en az 150 dakika orta şiddette fiziksel aktivite ile riski yüzde 20-30 oranında azaltabileceğini söyledi. Ayrıca alkol ve sigara kullanımının meme kanseri riskini artırdığını, bu alışkanlıkların sınırlandırılmasının önerildiğini aktardı. Emzirmenin toplamda 12 ay ve üzeri süreyle yapılmasının meme kanserine karşı koruyucu olduğunu da sözlerine ekledi. Genetik danışmanlık almak için aile öyküsü olan bireylerin BRCA1 ve BRCA2 testleri için uzmana başvurması gerektiğinin altını çizdi. Düzenli kontrollerin, ayda bir kendi kendine meme muayenesi yapmanın ve 40 yaşından sonra yıllık mamografi yaptırmanın önemine değindi.
Görüntüleme Yöntemlerinin Önemi
Uzm. Dr. Oynak, meme kanserinde görüntüleme yöntemlerinin hastalığın belirti vermeden teşhis edilmesinde kritik bir rol oynadığını vurguladı. Tarama yöntemleri sayesinde kanserin çok erken aşamada saptanabildiğini, bunun da tedavi sürecinde başarıyı artırdığını ve hastanın yaşam süresi ile kalitesini yükselttiğini belirtti. Dr. Oynak, meme kanseri taramasında kullanılan başlıca yöntemleri sıraladı: "Mamografi, 40 yaş üstü kadınlar için altın standart tarama yöntemidir. Erken evre kanserleri tespit ederek ölüm oranlarını yüzde 20-40 azaltır. Ultrasonografi, genç yaşta ya da yoğun meme dokusuna sahip kadınlarda mamografiye ek olarak kullanılır. MRI (Manyetik Rezonans Görüntüleme), yüksek risk grubundaki kadınlar için önerilir ve daha detaylı görüntüleme sağlar. Biyopsi, görüntüleme ile şüpheli kitle saptandığında kesin tanı için kullanılır."