Antalya'da Demir Eksikliği Anemisi Üzerine Bilgilendirme Yapıldı
Antalya'da gerçekleştirilen kongrede, demir eksikliği anemisinin toplumda yaygın bir sağlık sorunu olduğu belirtildi. Uzmanlar, bu durumun özellikle çocuklar ve kadınlar için daha fazla risk taşıdığını vurguladı.
Türk Hematoloji Derneği tarafından düzenlenen 51. Ulusal Hematoloji Kongresi, 28 Ekim-2 Kasım tarihleri arasında Antalya'da yapıldı. Kongrede, demir eksikliği anemisinin toplumda sık görülen bir sağlık sorunu olduğu ifade edildi. Türk Hematoloji Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Şule Ünal Cangül, demir eksikliği anemisinin özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar arasında daha yaygın olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Cangül, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre demir eksikliğinin toplumun dörtte birini etkilediğini ve bazı yaş gruplarının daha fazla risk taşıdığını aktardı. Çocukluk dönemi, özellikle süt çocukluğu ve ergenlik döneminin yanı sıra, yaşlı bireyler de bu riske açıktır. Kadınlar ise adet kanamaları ve gebelik dönemlerinde demir eksikliği açısından daha fazla risk altındadır. Gebe kadınların yüzde 40'ında, doğurganlık çağındaki ancak gebe olmayan kadınların yüzde 30'unda demir eksikliği görülmektedir. Okul öncesi çocukların da yaklaşık yarısında demir eksikliği bulunmaktadır.
Demir eksikliğinin sadece kansızlık yaratmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Cangül, öğrenme ve bilişsel fonksiyonlar üzerindeki olumsuz etkilerini de vurguladı. Öğrenmeyi geciktirir, odaklanmayı zorlaştırır ve okul başarısını olumsuz etkiler. Ayrıca, çocuklarda sık enfeksiyon geçirme, fiziksel gelişim geriliği, saç dökülmesi gibi sorunlara neden olabilir. Uzun dönemde bilişsel fonksiyonları kalıcı olarak etkileyebileceği belirtildi.
Türkiye'de demir eksikliğini önlemeye yönelik çeşitli programlar yürütülmektedir. Prof. Dr. Cangül, "Demir gibi Türkiye Projesi" kapsamında aile hekimleri tarafından bebeklere belirli dönemlerde demir takviyesi yapıldığını ifade etti. Gebelik döneminde uygulanan profilaksinin erken doğum riskini azalttığı ve bebeklerin sağlıklı bir şekilde gelişmesine katkı sağladığı kaydedildi.
Beslenmede demirden zengin gıdaların tüketilmesinin önemi de vurgulandı. Prof. Dr. Cangül, anne sütünün ilk 6 ay boyunca verilmesi, ek gıda olarak demir içeriği zengin gıdaların eklenmesi gerektiğini belirtti. Kırmızı et, yumurta, baklagiller ve pekmez gibi gıdaların diyetin bir parçası haline getirilmesi önem arz etmektedir. Demir eksikliğinin bireylerin sağlığını ve sosyal yaşamını uzun vadede etkileyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Cangül, erken tespit ve doğru beslenmenin önemini yineledi.