Edirne'de Stres Kardiyak MRI Yöntemi Uygulama Başladı

Edirne'de, kalp damar hastalıklarının tanısında devrim niteliğinde bir gelişme yaşandı. "Stres Kardiyak MRI" adı verilen görüntüleme yöntemi, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde kullanılmaya başlandı. Bu yöntem, kalp atardamarlarındaki kan akımını dinamik olarak inceleyerek damar darlıklarının etkilerini ortaya koyuyor. Özellikle koroner arter hastalığı şüphesi taşıyan hastalar için büyük avantajlar sağlıyor. Edinilen bilgilere göre, bu teknoloji sayesinde gereksiz stent uygulamalarının önüne geçilmesi hedefleniyor. Özellikle Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Çanakkale ve çevresindeki hastalar, ileri görüntüleme için büyük şehirlere gitmek zorunda kalmayacaklar. Doç. Dr. Fethi Emre Ustabaşıoğlu, bu yöntemin kalp kasının kanlanmasını ve kalp duvar hareketlerini stres altında inceleyerek en doğru sonuçları sunduğunu belirtiyor. Ayrıca, bu gelişmeyle birlikte hastaların gereksiz girişimsel işlemlerden korunacağı ifade ediliyor.

Doç. Dr. Ustabaşıoğlu, Stres Kardiyak MRI'nın anjiyografi kararlarının alınmasında önemli bir rehberlik sunduğunu vurguladı. 2025 yılına kadar gerçekleştirdikleri sanal anjiyo sayısının 5 bine yaklaşmasının mutluluğunu yaşadıklarını belirten Ustabaşıoğlu, Kalp MRI tetkikinde bu yıl 400 sayısına ulaştıklarını da sözlerine ekledi. Bu yöntem, kalp damarlarında orta dereceli darlık bulunan hastalarda kan akışının bozulup bozulmadığını göstererek, gereksiz müdahalelerin önüne geçiyor. Kalp rahatsızlığı bulunan hastaların durumlarına göre bilgisayarlı tomografi ile görüntülenip sanal anjiyo yapılırken, kalp ritimlerinin tanısı ve tedavisi için adenozin ilacı kullanılarak kalbe egzersiz yaptırılıyor. Bu sayede, hastaların stent gerektirip gerektirmediği tespit edilebiliyor.

Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Üstündağ, hastalara en güncel imkanları sunmak için sürekli çalıştıklarını belirtti. Stres Kardiyak MRI'nın uygulanması, ileri düzey uzmanlık gerektiren bir süreç olarak dikkat çekiyor. Radyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nermin Tunçbilek, bu çekimlerin Trakya bölgesinde ilk kez yapıldığını ve görüntülerin değerlendirilmesinin özel bir bilgi birikimi gerektirdiğini ifade etti.