Gazze'de Yaşanan İnsanlık Dramı Üzerine Filistinli Doktorun Açıklamaları
Gazze'de devam eden çatışmalarda, Filistinli doktor bölgede yaşanan dramı ve insani krizleri aktardı. Doktor, ateşkes sonrası 450'den fazla Filistinlinin hayatını kaybettiğini ve gıda yardımlarının yetersiz kaldığını belirtti.
Filistinli bir doktor, Gazze'de yaşanan insani durumu aktardığı açıklamalarında, ateşkes anlaşmasının ardından yaklaşık 450 Filistinlinin şehit olduğunu ve 650'den fazla yaralı bulunduğunu kaydetti. Yaralıların çoğunun kadın ve çocuk olduğunu vurgulayan doktor, İsrail askerlerinin oluşturduğu kontrol hatlarının Gazze’nin yüzde 50’sini kapsadığını belirtti. Ayrıca, günde 600 yardım tırının Gazze'ye girmesi gerektiğini, ancak bu sayının 70 ila 100 arasında kaldığını ifade etti. Doktor, bölgedeki temel gıda ihtiyaçlarının karşılanamadığını ve hastanelerin ciddi sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu da sözlerine ekledi.
Yardım İhtiyacı ve Sınır Kapıları
Doktor, Gazze halkının açlık sınırının altında yaşadığını, birçok hastaya gerekli ilaçların ulaşmadığını ve bu nedenle ölüm vakalarının meydana geldiğini belirtti. Anlaşmaya göre Refah Sınır Kapısı'nın iki yönlü açılması gerektiğini, ancak buna uyulmadığını ifade etti. Çıkanların geri dönüşünün olmayacağının altını çizen doktor, bölgedeki insani krizin derinleştiğine dikkat çekti.
ABD'nin Rolü ve Türkiye'nin Önemi
Doktor, ABD’nin İsrail’e verdiği destek nedeniyle garantör ülkelerin bu durumu değiştiremeyeceğini vurguladı. Savaş boyunca, daha önce görülmemiş büyüklükte bombaların kullanıldığını belirten doktor, Türkiye'nin ve diğer garantör devletlerin bu süreçteki önemine işaret etti. Türkiye'nin Gazze için sağlamış olduğu destek ve yardımların artırılması gerektiğini dile getirdi.
Vahim Olaylar ve Türkiye'nin Desteği
HEKİMSEN Genel Başkanı Kurban, bölgedeki vahim durumu değerlendirerek, İsrail güçlerinin sivil yerleşimlere girerek evlere el koyduğunu ifade etti. Türkiye'nin mazlumdan yana duruşunu sürdürmesi gerektiğini belirten Kurban, Gazze halkının güçlü bir organizasyon ve Türkiye'nin garantörlük hakkının işletilmesini talep ettiğini sözlerine ekledi.