İstanbul'da Futbolda Şike Kumpası Soruşturmasında 4 Şüphelinin İfadeleri Ortaya Çıktı

Futbolda şike kumpası soruşturmasında, dört şüphelinin savcılık ifadeleri kamuoyuyla paylaşıldı. İlk olarak Ebru Köksal, TFF genel sekreteri olarak görev yaptığı süre zarfında herhangi bir olağandışı işlem gerçekleştirilmediğini ifade etti. 2011 yılı itibarıyla TFF'de göreve başlayan Köksal, "Ben zaten Galatasaray Spor Kulübü’nden geldim ve bunu saklamadım. Görevimi profesyonel bir şekilde yürüttüm" dedi. Ayrıca, federasyon içerisinde FETÖ üyeleri olduğuna dair bilgisi olmadığını vurguladı.

Şike Soruşturmaları Süreci

İlhan Helvacı ise TFF’de hukuk kurulu başkanı olarak görev yaptığı dönemde, şike soruşturmalarıyla ilgili yaşananları aktardı. "3 Temmuz 2011 günü şike soruşturması başladığı haberini aldıktan sonra neredeyse her gün bu meseleyi konuşuyorduk" diyen Helvacı, o dönemde yaşananların karmaşık bir süreç olduğunu belirtti. Özellikle hukuka aykırı davranışlara karşı durduklarını ifade etti. Helvacı, "Federasyon mevzuatını FIFA mevzuatına uyumlu hale getirmek için çalıştık" şeklinde konuştu.

Türk Futbolunu Koruma Çabası

Lütfi Arıboğan, UEFA’dan gelen yazılar üzerine Fenerbahçe Spor Kulübü ile yapılan görüşmeleri detaylandırdı. "Bu yazıda Fenerbahçe’nin şampiyonlar liginden çekilmesini, bu kararı bizzat Fenerbahçe’nin almasını istendi" diyen Arıboğan, federasyonun Türk futbolunu koruma çabası içinde olduğunu belirtti. Ayrıca, o dönem yaşanan gözaltı süreçleriyle ilgili de açıklamalarda bulundu. "İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce yayınlanan gözaltı listesinde birçok kişi yer aldı" dedi.

İftiralarla Mücadele

Arıboğan, TFF'deki görev süresince şike iddialarıyla ilgili kendisine yönlendirme yapılmadığını belirtti. "FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’nün o dönem TFF’ye herhangi bir yönlendirmesi olmamıştır" ifadesini kullandı. Ayrıca kariyeri boyunca birçok kez benzer iftiralarla karşılaştığını ve bu konuda mücadele ettiğini vurguladı.

Gizlilik ve İletişim İhlali İddiaları

Ahmet Gülüm, TFF’de görev almadığını ve şike soruşturmaları hakkında herhangi bir bilgiye sahip olmadığını ifade etti. "Lütfi Arıboğan, bana gönderdiği belgelerle ilgili bir iletişim gerçekleştirdi, ancak bu durum gizlilik ihlali olarak değerlendirilemez" dedi. Gülüm, "15 yıldır 'Sports TV' kanalının sahibiyim ve hiçbir zaman şike soruşturmalarıyla ilgili bir kelime bile geçmemiştir" diyerek kendini savundu.