BUNLARI DA GÖRDÜK

           Gördük… Gördük…

               Şükürler olsun ki dünya gözüyle bu günleri de gördük.

               15 Temmuz akşamında açıldı gözlerimiz.

               Bizi birbirimize düşürenleri gördük.

               Neydi o birbirimizi kırıp geçirdiğimiz günler!?

               Yıllar yılı; sağcı, solcu, faşist, komunist suçlamasıyla yedik birbirimizi.

               Yok, Ecevit şunu dedi…

               Yok, Erbakan bunu dedi…

               Demirel sert konuştu vesaire vesaire…

               Siyasiler dalaştı biz kavga ettik.

               Kardeşi kardeşe kırdırdılar bilemedik.

               Aklımız başımıza gelmedi.

              Bu kez de ilerici, gerici diye başladı kavgalarımız.

              Kadınların başörtüsü bile ağrıyan başımızdı.

              “Girerim… Giremezsin!” diyerekten

              Türban kavgası yaptık mecliste, kamusal alanlarda.

              Oysa  Atamız bize ”yurtta sulh”u işaret etmişti.

              Heyhat! Bizi yıllar yılı kavga ettirdiler.

              Basiretimizi bağlayıp gözümüzü kör ettiler.

              Siyasi düşüncelerimiz için birbirimize selam dahi vermeyip, hatta hatta aynı safta namaz bile kılmamaya çalıştık.

              Neymiş de şucuymuş… Neymiş de bucuymuş…  

              İşte bu nedenle 60’ın 27 Mayıs askeri darbesinde gıkımız bile çıkmadı.

              Adnan Menderes ve arkadaşlarını göz göre göre astırdık.

              12 Eylül 80 darbesinden önce oynanan oyunun farkına varamadık.

               Oysa sağcıya da solcuya da aynı merkez silah veriyordu.

               5500 ölü, on binlerce yaralı bıraktık geride.

               Neyimizi paylaşamıyorduk bilemedik.

               Kardeşi kardeşe kırdırırken ülkemiz elden gidiyordu.

               O sıralar göremedik, bilemedik.

               Ta ki 15 Temmuz FETÖ askeri darbesine kadar.

               Hoooppp! Dedik.

                “Ne oluyor” dedik.

                Hepsinden önemlisi milletçe “DUUUURRR! dedik.

               Tankları durdurduk.

               Kurşunlara göğsümüzü siper ettik.  

               Yani önce vatan dedik.

               “Biz varız” dedik.

               “Hakimiyet Milletindir” diyenleri gördük.

                Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır” diyerek kendini tankların altına atan kahramanları gördük.

               Uyandığımızı gördük.

              ‘ TEK BAYRAK,TEK MİLLET,TEK DEVLET  ve TEK VATAN’ diyerek birbirimize kenetlendiğimizi gördük.

                Bir olup, diri olup iri olduğumuz gördük. 

               Siyasi liderlerimizin bu vatan için tek ses, tek yürek olduklarını gördük.

                İktidarın ve muhalefetin birbirini anlayıp kavga yerine vatan savunması için çabalarını gördük.

                Ne kadar da kardeşliği özlemişiz bir bilseniz.

                İşte b u kardeşlik ve birlikteliğimizle FETÖ baş belasının darbe girişimi sonuçsuz kaldı.

                Bu birlikteliğimiz devam ettikçe başımıza çullanan terör belalarının da kısa zamanda üstesinden geleceğimizden hiç kuşkum yok.