Kadın Sağlığı ve Hastalıkları, Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, kanser hastası kadınların tedaviye başlamadan önce yumurtalarını dondurarak, tedavi sonrası hamile kalma olasılıklarını artırabileceğini belirtti. Taşdemir, çocukluk ve doğurganlık dönemindeki kanserlerde uygulanan kemoterapi ve radyoterapinin üreme sağlığını olumsuz etkilediğini vurguladı. Kemoterapi ve radyoterapi uygulamaları, özellikle meme, rahim ağzı, rahim ve yumurtalık kanserleri ile çocukluk çağındaki lösemi gibi hastalıklarda doğurganlığı tehlikeye atmaktadır.
Taşdemir, kanser hastalarında kısırlığı önleme yöntemlerinin, hastanın evli olup olmamasına göre değiştiğini ifade etti. Bekar hastalar için yumurta veya yumurtalık dokusu dondurmanın tercih edildiğini, evli hastalar için ise embriyo dondurma yönteminin kullanıldığını aktardı. Yumurta dondurma işlemi, tedavi öncesinde yaklaşık iki hafta öncesinde başlamaktadır. Bu süreçte hastaların yumurtalıkları ilaçla uyarılarak yumurta toplanmakta ve dondurulmaktadır. Hızlı dondurma yöntemi ile elde edilen embriyoların canlılık oranları oldukça yüksektir.
Kanser tedavisi sonrası gebelik için uygun zamanlama, kanser türü, evresi ve tedavi süresine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Sağlık Bakanlığı’nın üremeye yardımcı teknikler yönetmeliğine göre, yumurta ve embriyo saklama süresi beş yıl olarak belirlenmiştir. Ayrıca, yumurta dondurma işlemleri, yalnızca kanser hastalarına değil, erken menopoza girme riski taşıyan kadınlara da uygulanabilmektedir. Taşdemir, kadınların yumurtalık fonksiyonlarının tedaviden nasıl etkilendiğini anlamak için belirli testlerin yapılması gerektiğini vurguladı. Sonuç olarak, kanser tedavisinin ardından kadınların çocuk sahibi olma şansını artırmak için tüp bebek uzmanları ve onkologlar arasında işbirliğinin önemine dikkat çekti.
