Prof. Dr. Kaya, aile kurumundaki çözülmenin yalnızca Türkiye’ye özgü olmadığını, aynı zamanda küresel bir sorun haline geldiğini ifade etti. Ülkenin kültürel ve dini değerlerinden beslenen güçlü bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Kaya, "Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de ulusal kültürler, popüler ve yayılmacı kültürlerin baskısı altında kalmakta. Bu durum, en çok aile yapısında hissedilmektedir." dedi.
Aile Kurumundaki Sorunlar
Geleneksel değerlerin zayıflaması ve bireyselci anlayışların öne çıkmasının aile kurumunu etkilediğini anlatan Kaya, Eurostat verilerine atıfta bulunarak Avrupa Birliği’nde her üç evlilikten birinin, ABD’de ise her iki evlilikten birinin boşanmayla sonuçlandığını hatırlattı. Türkiye’de de her üç evlilikten birinin boşandığına dikkat çekti.
Kaya, Kur’an-ı Kerim’in aileyi sevgi ve merhamet üzerine inşa ettiğini belirtti. Rum Suresi 21. ayette geçen, "Onlara ısınıp kaynaşasınız diye size kendi türünüzden eşler yaratıp aranıza sevgi ve şefkat duyguları yerleştirmesi de O’nun kanıtlarındandır." ifadesini hatırlatarak, aile yapısının önemini vurguladı.
Aile: Duygusal Bağışıklık Sistemi
Ailenin yalnızca ekonomik bir kurum değil, insan karakterinin ve değerlerinin şekillendiği ilk toplumsal mekân olduğunu belirten Kaya, "Çocuk burada sevgiyi, paylaşmayı, sorumluluk almayı öğrenir; sabır ve fedakârlık hayatın doğal bir parçası haline gelir." ifadelerini kullandı. Aileyi, bireyin dış dünyaya karşı en güvenli limanı olarak tanımladı.
Kaya, modernleşme sürecinde Batı’nın yaşadığı aile krizlerinin Türkiye’ye taşınmaması gerektiğini dile getirerek, sosyal medyada sergilenen sahte mutluluk tablolarının aileyi tartışma ve şov unsuru haline getirdiğini ifade etti. Batı’da artan toplumsal çözülmelerin Türkiye için bir uyarı niteliği taşıdığını vurguladı.
Aileyi Koruma Gerekliliği
Aile yapısının güçlendirilmesi için yapılması gerekenler konusunda Kaya, milli ve manevi değerlerin korunmasının önemine değindi. Eğitim sisteminin aileyi ve ahlaki değerleri merkeze alacak şekilde yeniden yapılandırılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, mahalle ve akrabalık bağlarının güçlendirilmesi ve gençlere rehberlik programları sunulması gerektiğini ifade etti.
Kaya, "Eğitim, nesillere dürüstlüğü, merhameti, fedakârlığı ve sorumluluğu kazandırmalı; bilgiyi yaşamın rehberi hâline getirmelidir. Unutulmamalıdır ki güçlü bir Türkiye’nin yolu, güçlü aile yapılarından geçer." diyerek, ailenin korunmasının sadece bir sorumluluk değil, aynı zamanda milletin geleceğini güvence altına almak anlamına geldiğini vurguladı.
Ağrı'da Aile Kurumu Tehlikede: "Zayıflıyor" Uyarısı
Prof. Dr. Kaya, Türkiye'de aile yapısının giderek zayıfladığını belirtti. Küresel yozlaşmaya karşı manevi değerlerin korunması gerektiğine dikkat çekti.