Kazak kültürünün yaşatıldığı Altay köyünde, ziyaretçiler geleneksel etkinliklerle unutulmaz anlar yaşıyor. Burçin Eser, "Kazakistan’a gitme şansımız olmadı ama burada o kültürü yaşadık. Okçuluk, ata binme, kımız içme gibi gelenekleri görmek bizi çok mutlu etti. Halk çok sevecen, ortam çok güzel, herkesi buraya bekleriz" diyor.
Bir Kültür Hazinesi
Erdi Çam ise, "Buraya gelip bu kültürü yerinde görmek istiyordum. Kazakistan’a gitmeden bu kültürü tanımak mümkün. Buradaki insanlar çok misafirperver" şeklinde konuşurken, Gözde Çam da "Unuttuğumuz Türk kültürünü böyle köyleri ziyaret ederek hatırlayabiliriz. Gerçekten yaşayan bir değerle karşılaştık. Kıl çadırda, otağlarda Orta Asya kültürünü hissetmek, bir film platosundaymış gibi" ifadelerini kullanıyor.
Yeni Bir Turizm Rotası
Tur rehberi Serdar Salcıoğlu, bölgenin alternatif turizm açısından büyük potansiyel taşıdığını belirtiyor. "Rehberlerin ve acentaların klasik rotalardan çıkıp bu tür alternatif rotaları değerlendirmeleri gerekiyor. Ülkemizin her köşesinde olduğu gibi burada da tanıtılmayı bekleyen güzellikler var. Altay köyü, kültürel miras açısından mutlaka görülmesi gereken bir yer" diyor.
Alay köyü, yalnızca Kazak Türklerinin göç hikayesini değil, aynı zamanda Türk kültürünün köklerine uzanan bir yaşam biçimini de temsil ediyor. Ziyaretçiler için geçmişin ruhunu bugüne taşıyan bu köy, kültür hazinesi niteliğinde.