Rahim ağzı kanserinin kadınlarda en yaygın 4. kanser türü olduğunu belirten Dr. Özgü, bu kanserin %99’unun HPV enfeksiyonu ile ilişkili olduğunu ifade etti. HPV'nin bağışıklık sistemi tarafından temizlenebilmesine rağmen, kalıcı enfeksiyonların kansere dönüşebileceğine dikkat çekti. Erken dönemlerde genellikle belirti vermeyen bu hastalığın en sık görülen belirtileri arasında anormal vajinal kanama, kötü kokulu akıntı ve kasık ağrısı bulunmaktadır.
Aşılama Önerisi
Korunmada en etkili yöntemin HPV aşısı olduğunu vurgulayan Dr. Özgü, aşının kansere neden olan HPV tiplerine karşı %90’dan fazla koruma sağladığını söyledi. Dünya Sağlık Örgütü, aşılamanın 9-14 yaş arası çocuklarda yapılmasını önermekte. Güvenli cinsel ilişki, düzenli smear ve HPV-DNA testleri ile yapılan taramalar da korunmada önemli bir rol oynamaktadır. Sağlık Bakanlığı, 30-65 yaş arası kadınlara 5 yılda bir HPV-DNA testini ücretsiz olarak sağlamaktadır.
Rahim İç Duvarı Kanseri Riskleri
Menopoz sonrası rahim iç duvarı (endometrium) kanserinin, jinekolojik kanserler arasında ülkemizde ikinci sırada yer aldığını belirten Dr. Özgü, bu kanserin önemli risk faktörleri arasında hormonal dengesizlik, uzun süre östrojen kullanımı, obezite ve diyabetin olduğunu ifade etti. Erken evrede vajinal kanama ve adet düzensizlikleri gibi belirtileri olan bu kanserin, hastalar zamanında başvurduğunda tedavi başarısının yüksek olduğunu anlattı. Menopoz sonrası kanaması olan tüm kadınların jinekolojik olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Yumurtalık Kanseri Dikkat Gerektiriyor
Yumurtalık kanserinin jinekolojik kanserler arasında en sinsi seyreden türlerden biri olduğunu belirten Dr. Özgü, erken dönemde belirti vermediği için tanının genellikle ileri evrede konulduğunu ifade etti. Karında şişlik, iştahsızlık ve kilo kaybı gibi şikayetlerin sindirim sistemi rahatsızlıkları ile karıştırılabildiğini açıkladı. Risk faktörleri arasında ileri yaş, ailede kanser öyküsü ve uzun süreli yumurtlamayı engellemeyen yaşam tarzı bulunurken, doğum kontrol hapı kullanmanın koruyucu etkisi olduğu belirtildi.
Özellikle Kendi Kendini Kontrol Öneriliyor
Kadınlarda en sık görülen meme kanserine değinen Dr. Özgü, erken tanı için 20 yaşından itibaren her ay kendi kendine elle meme muayenesi yapılması gerektiğini söyledi. 40 yaşından itibaren yılda bir mamografi çektirilmesi ve düzenli hekim muayenesi yapılması önerildi. Ülkemizde 40-69 yaş arası kadınlara 2 yılda bir ücretsiz mamografi hizmeti sunulmakta. Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) bu hizmetler için başvurulabilecek yerler arasında.
Düzenli Muayene Hayati Önem Taşıyor
Kadın kanserleri ile mücadelede erken teşhisin önemine dikkat çeken Dr. Özgü, düzenli jinekolojik muayenelerin kanserlerin henüz oluşmadan önce belirlenmesine yardımcı olduğunu ifade etti. Rahim ağzı kanserinin HPV aşısı ile büyük oranda önlenebileceği, meme kanserinin ise düzenli mamografi ile erken evrede tespit edildiğinde tedavi edilebileceği belirtildi. Bu nedenle her kadının yılda en az bir kez jinekolojik muayeneden geçmesi gerektiği vurgulandı.
Kaynak: Mersin Haber + IHA