Dicle Nehri, Türkiye'nin önemli su kaynaklarından biridir ve Suriye ile Irak üzerinden Basra Körfezi'ne ulaşmaktadır. Ancak, Diyarbakır'daki 100 kilometrelik kısmı, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki Hevsel Bahçeleri'nin de bulunduğu alanlar dahil, nehir statüsünde tanımlanmamaktadır. Diyarbakır Barosu Çevre ve Kent Komisyonu Başkanı Avukat Ahmet İnan, Bismil'den Suriye'ye kadar olan Dicle Nehri ana kolunun nehir statüsünde olduğunu, ancak Hevsel Bahçeleri'nden geçip Eğil Barajlarına kadar uzanan bölümün bu statüden yoksun olduğunu belirtmiştir. İnan, bu durumun çeşitli sorunlara yol açtığını ifade ederek, kirlilik ve yapılaşma gibi olumsuz etkilerin bu tanımsız kısımda yoğunlaştığını vurgulamıştır.
İnan, Dicle Nehri'nin insanlık tarihindeki önemine değinerek, günümüzde ağır bir kirlilik ve kuraklık tehdidi altında olduğunu söylemiştir. Nehrin kenarına gidenlerin bile bu durumu fark edebileceğini belirten İnan, Dicle Nehri'nin hak ettiği statüye kavuşturulması gerektiğini ifade etmiştir. Ayrıca, kıyı kenar çizgisinin tespit edilmesi ve çevresindeki kirleticilerin ortadan kaldırılması gerektiğini de eklemiştir.
İnan, Dicle Nehri'nin Hevsel Bahçeleri'nin ortasından geçtiğini hatırlatarak, kanuni sorumlulukların kurumların yetkisinde olduğunu belirtmiştir. Sivil toplum olarak bu konudaki adımları attıklarını, gerekli raporlamaları ilgili kuruma yaptıklarını ifade etmiştir. Ancak, Dicle Nehri'nin 100 kilometrelik kısmının tanımsız bırakılmasının ciddi sonuçlar doğuracağını ve bu durumun nehir statüsünden çıkarılması anlamına geldiğini vurgulamıştır.
