Diyarbakır'da Erdemliler Hareketi Derneği Temsilcisi Atilla Kaymaz, kamu yönetiminin sadece bir emanet olduğunu ve bu alanda ticaret yapılmaması gerektiğini vurguladı. Kaymaz, kamu yönetimindeki çürümelerin zamanla başladığını ve bunun göz ardı edilerek sürdürüldüğünü dile getirdi. "Önce vicdan sessizleşir, ardından adalet zayıflar ve nihayetinde devlet ile millet arasındaki güven bağı çözülür" dedi.
Kaymaz, sözlerine devam ederek, "Bugün yaşadığımız sorunlar tam olarak budur. Kamu yönetimi bir emanettir, ticaret alanı değildir. Bu ilke tartışmaya açık olmamalıdır ve kesinlikle pazarlık konusu yapılamaz" ifadelerini kullandı. Kamu yöneticilerinin, görev süreleri boyunca ticaret yapmamaları gerektiğini ifade eden Kaymaz, "Oturdukları koltukları ticaret aracı olarak kullanamazlar" dedi. Bu ilkenin yalnızca atanmış yöneticiler için değil, halkın tercihiyle seçilen siyasetçiler için de geçerli olduğuna dikkat çekti.
Kaymaz, "Seçilen bir siyasetçi, hangi makamda olursa olsun, bu yeri kendi bireysel ticaret alanına dönüştüremez" diyerek, sandığın zenginleşme yetkisi olmadığını belirtti. Makamların kişisel kazanç kapısı olarak kullanılmaması gerektiğinin altını çizen Kaymaz, devlet ahlakının derin ve net olduğunu ifade etti. Hz. Ömer’in "Kamu yöneticileri, görevleri süresince zenginleşemezler" sözüne atıfta bulundu ve bunun sadece bir şahsa değil, bir medeniyet ilkesine ait olduğunu vurguladı.
Kaymaz, günümüzdeki çürümelerin yalnızca yolsuzlukla sınırlı olmadığını, asıl çürümenin yolsuzluğu meşrulaştırma çabası olduğunu belirtti. "Herkes yapıyor", "sistem böyle" gibi söylemlerin vicdanı susturduğunu ve bu durumun tehlikeli olduğunu ifade etti. Devletin ayakta kalması için ahlaka ihtiyaç duyulduğunu belirten Kaymaz, ahlak çökerse mevzuatın da geçerliliğini yitireceğini söyledi.
Bu yazı, makamı emanet bilenlere selam, makamı fırsata çevirenlere ise açık bir uyarı niteliğindedir. Kaymaz, "Artık kendimize şu soruyu dürüstçe sormak zorundayız; neden çürüyoruz? Çünkü emaneti unuttuk, hesabı erteledik ve vicdanı susturduk. Ama hala geç değil, yeter ki aynaya bakacak cesaretimiz olsun" diyerek sözlerini tamamladı.
