2016 yılında "Dünya El Sanatları Kenti" unvanını kazanan El Halil, tarihi çini ve cam atölyeleriyle ünlüdür. Ancak, bölgede süregelen savaşlar ve İsrail'in uyguladığı kısıtlamalar, bu sanatların geleceğini tehdit ediyor. Çini sanatçısı Muhammed el-Natşe, çini sanatının kökeninin Osmanlı Devleti’ne dayandığını ve bu geleneği yaşatmak için mücadele ettiklerini belirtiyor. El-Natşe, "Çini, turistik bir sanattır. Filistin'de yaşadığımız sürece savaşlardan kaynaklanan dalgalanmalar oluyor," dedi.
Filistin Çinisinin Özellikleri
Filistin çinisinin kendine özgü lacivert rengi, bu sanatı diğerlerinden ayıran bir özellik olarak öne çıkıyor. El-Natşe, "Lacivert rengin karakteri, tüketiciye bu parçanın seramik sanatı olduğunu gösteriyor," ifadesini kullandı. Ürettikleri el emeği eserlerin, geçmişte 80’e yakın ülkeye ihraç edildiğini vurguladı. Ancak, son dönemde artan nakliye maliyetleri ve kısıtlamalar, ihracatı olumsuz etkiledi.
Cam Sanatı da Tehdit Altında
El Halil'deki cam sanatçısı Yakub el-Natşe, kentin bir zamanlar 18 cam fabrikasına ev sahipliği yaptığını ancak şu an sadece bir fabrikanın kaldığını belirtti. 400 yıllık bir atölyede mesleğini sürdüren el-Natşe, makine kullanmadan tamamen el emeğiyle cam üretiyor. "Bu işte 59 senedir çalışıyorum," diyen el-Natşe, çevre dostu yöntemlerle geri dönüştürülmüş malzemeler kullanarak sanatını yaşatmaya devam ediyor.
El-Natşe, "Filistin'e turist gelmediği sürece çini sanatı bitmiştir," diyerek sektörün en büyük darbeyi son saldırılardan aldığını dile getirdi. Sanatçılar, tarihsel ve kültürel miraslarını korumak için büyük bir mücadele vermekte. Ancak, mevcut durum, bu çalışmaların sürdürülebilirliğini tehdit ediyor.
