Prof. Dr. Metintaş, akciğer kanserinin oluşumunda genetik ve çevresel faktörlerin önemine dikkat çekerek, özellikle sigaradan uzak durulması gerektiğini dile getirdi. Ayrıca, hava kirliliği ve iş yerlerindeki kanserojen maddelerin varlığına da vurgu yaptı.
Genetik ve Çevresel Etkileşim
Akciğer kanserinin oluşabilmesi için genetik yapının yanı sıra, çevresel kanserojenlerle temas edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Metintaş, "Normalden farklı hücreler, kansere zemin hazırlayabilir" dedi. Alınabilecek önlemler arasında çevresel faktörlerin azaltılmasının en etkili yöntem olduğunu ifade etti.
Sigara ve İş Güvenliği
Prof. Dr. Metintaş, sigaranın akciğer kanseri üzerindeki etkisini örneklerle açıkladı. Sigara içenlerin yüzde 15'inin hastalığa yakalandığını, bu oranın yüksek olduğunu belirtti. Ayrıca, iş yerlerinde kanserojen maddelere maruz kalmanın, akciğer kanserinin ikinci önemli nedeni olduğunu vurguladı.
Hava Kirliliği ve Kanser Riski
Yaşanılan yerin hava kirliliğinin de akciğer kanseri riski açısından dikkate alınması gerektiğini belirten uzman, havada tespit edilen asbest lifleri ve diğer kanserojenlerin etkilerinden bahsetti. Akciğer kanserinin tüm kanser türleri arasında 7. sırada yer aldığını ve önlenebilir bir hastalık olduğunu kaydetti.
Gelişmiş Tedavi Seçenekleri
Son olarak, günümüz tıp teknolojilerinin akciğer kanseri teşhisinde hızlı ve etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Metintaş, cerrahi ve radyoterapi gibi tedavi seçeneklerinin yanı sıra, immünoterapinin de mevcut olduğunu aktardı. Yan etkileri azaltan yeni tedavi yöntemlerinin hastaların yaşam kalitesini artırdığını ifade etti.
