8 Mayıs Dünya Talasemi Günü vesilesiyle Eskişehir Halk Sağlığı Müdürlüğü'nde görevli Dr. Nilüfer Türeyen, talasemi (Akdeniz Anemisi) hastalığı hakkında önemli bilgiler paylaştı. Türeyen, her gebelikte doğum öncesi tanı yöntemlerinin kullanılarak bebeğin sağlık durumunun araştırılması gerektiğini belirtti. Talasemi’nin kalıtsal bir kansızlık hastalığı olduğuna dikkat çeken Türeyen, bu durumun Türkiye'de ve dünyada ciddi bir sağlık sorunu oluşturduğunu ifade etti. Dr. Türeyen, her yıl dünyada en az 365 bin talasemi hastasının doğduğunu ve tedavi gördüğünü belirtti. Türkiye'de ise yaklaşık 1 milyon 300 bin talasemi taşıyıcısı ve 4 bin talasemi hastası bulunduğunu aktardı.
Talasemi Önlenebilir Bir Hastalıktır
Dr. Türeyen, talasemi hastalığının alınacak önlemlerle önlenebileceğini vurguladı. Toplum eğitimi, taşıyıcıların saptanması, genetik danışma ve doğum öncesi tanı yöntemlerinin bu süreçte önemli rol oynadığını belirtti. Taşıyıcı olan anne ve babanın çocuklarının talasemi taşıyıcısı olma olasılığının yüzde 50 olduğunu, ancak hastalık riski bulunmadığını ifade eden Türeyen, her iki ebeveynin de taşıyıcı olduğu durumlarda çocukların yüzde 25 olasılıkla hasta olabileceğini açıkladı. Bu nedenle, her gebelikte doğum öncesi tanı yöntemlerinin uygulanmasının kritik öneme sahip olduğunu ekledi. Ayrıca, Eskişehir’de 2009 yılından beri hizmet veren “Evlilik Danışmanlığı ve Talasemi Merkezi”nin, evlenecek çiftlerin testlerini ücretsiz olarak yaptığını da bildirerek, bu durumun talasemi ile mücadelede önemli bir adım olduğunu vurguladı.
