Şahin, toplumda ağız sağlığının genellikle bir hastalık olarak algılanmadığını vurguladı. Örneğin, dişi ağrıyan bir kişinin, hastaneye gitmek yerine ağrı kesici kullanarak geçiştirmesi bu algının bir göstergesi. Eğitim eksikliğinin bu durumu beslediğini belirten Şahin, devletin diş sağlığı konusunda ilkokuldan itibaren eğitim vermesi gerektiğini savundu. Ayrıca, Avrupa'da diş kontrolü yaptırmayanların sağlık sigortalarından faydalanma hakkını kaybettiği ülkeler bulunduğunu, bunun sonucunda Türk diş hekimlik hizmetlerinin Avrupalılar için cazip hale geldiğini ifade etti.
Şahin, Türk toplumunda diş kaybı probleminin yaygın olduğuna dikkat çekti. Hastalarının sıkça implant tedavisi hakkında sorular sorduğunu belirten Şahin, cerrahi müdahalelerin sadece zorunlu durumlarda yapılması gerektiğini düşündüğünü ifade etti. Her cerrahi işlemin belirli riskleri olduğunu ve mümkün olduğunca az cerrahi müdahale yapılmasının daha güvenli olduğunu vurguladı.
Diş hekimi, implant tedavisinde hastaların isteklerinin de etkili olduğunu belirtirken, implantın yerleştirildiği bölgede enfeksiyon durumlarının doku kaybına yol açabileceğini kaydetti. İmplantın çene kemiğine doğrudan yerleştirildiği için koruma mekanizmasından yoksun olduğunu ve baskının doğrudan çene kemiğine iletildiğini açıkladı. Bu nedenle hastaların riskleri göz önünde bulundurarak bilinçli karar vermeleri gerektiğini belirtti.
