İstanbul'da gerçekleştirilen zirvede, gıda sektöründe inovasyonun maliyetleri düşürme ve kaliteyi artırmadaki rolü ele alındı. Yapay zeka, dijitalleşme ve veri analitiği gibi teknolojilerin operasyonel verimliliği artırmanın yanı sıra iş süreçlerini daha şeffaf hale getirdiği örneklerle paylaşıldı. Sürdürülebilir hammadde tedariği ve sorumlu tedarik zincirlerinin, gelecekte gıda güvenliği açısından kritik olduğu ifade edildi. Katılımcılar, markalaşma ve katma değerli ihracat konularında inovasyonun önemine dikkat çekti. Türkiye’nin gıda sektöründe hem iç hem de dış pazarlarda rekabet avantajı elde edebilmesi için yenilikçi stratejilerin geliştirilmesi gerektiği vurgulandı. Bu bağlamda, sektörün geleceği, teknolojik dönüşüm ve sürdürülebilir yaklaşımlarla şekillenecek bir yol haritasına işaret ediyor.
Geleceğin Gıdaları ve Hedefler
GiFT Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Samet Serttaş, zirvede yaptığı konuşmada, geleceğin gıdaları arayan yeni nesil tüketicilere sunulan fırsatların önemine değindi. "Açlık ve yeterli beslenme odaklı stratejiler yerine, besleyici, sağlıklı ve katma değerli gıdaya odaklanmalıyız. Dünyada 2,6 milyar insan sağlıklı diyete erişemiyor ve tarım ile gıda tedarik zincirinde değerin yüzde 73-93’ü çiftlikten sonra üretiliyor" ifadelerini kullandı. Serttaş, özellikle ABD pazarında tüketicilerin üçte ikisinin gıda satın alırken sağlığı en önemli kriter olarak dikkate aldığını vurguladı. Ayrıca, 2030 hedefleri arasında gıda ihracatını 60 milyar dolara çıkarmak, işlenmiş ürün oranını yüzde 70 seviyesine ulaştırmak ve Global Top 100’de 5 Türk markasının yer almasını sağlamak bulunduğunu açıkladı.
Katma Değer Oluşturmanın Temel Unsurları
Katma değer oluşturmanın beş temel kuralına dikkat çeken Serttaş, bu unsurlar arasında ürünlerin özgünlüğünü ve güvenilirliğini öne çıkaran coğrafi işaret ve marka stratejisinin önemini vurguladı. Ayrıca, fonksiyonel gıda devrimi ile tüketiciye sağladığı ek faydaya, doğru markalaşma stratejileri sayesinde ürün fiyatını artırabilme potansiyeline, komşu pazarlarda premium konum elde etmenin avantajına ve sürdürülebilirlik sertifikalarının çevresel ve toplumsal sorumlulukları desteklemesine de değindi. Tüm bu unsurları bir araya getirerek, 2030 vizyonu olan ‘Bilimle Yaratılan Gelecek’ kavramını hayata geçirerek sektörde değer zincirini güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtti.
Ödüller Sahiplerini Buldu
Zirvenin ardından düzenlenen 2025 Gıda Plus Ödülleri Seremonisi'nde 35 farklı kategoride ödüller verildi. Gıda sektöründe öne çıkan projeler, şirketler ve bireyler; yenilikçilik, sürdürülebilirlik, ihracat başarısı ve sosyal sorumluluk alanlarında ödüllendirildi. 70 kişilik uzman jüri tarafından belirlenen ödül kazananları arasında gıda ve içecek ambalajından bitki bazlı ürünlere kadar geniş bir yelpazede inovatif markalar yer aldı. 2025 Gıda Plus Ödülleri kazananları arasında En Yenilikçi Sporcu Gıdası İçim Süt- İçim Fit Protein Kakaolu Puding, En Yenilikçi Gıda Atık Azaltma Ürünü Migros - Yeşil Etiket, En Yenilikçi Gıda Satış Yeri Macrocenter - Homemade Reyonları ve En Yenilikçi Tüketici Bilgilendirme Uyarısı Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü - Gıda İşletmelerinde Karekod Uygulaması yer aldı.
İstanbul'da Gıda Sektörünün Yenilikçi Projeleri Ödüllendirildi
Gıda sektöründe inovasyonun önemi vurgulandı, sürdürülebilirlik ve teknolojik dönüşüm öne çıktı.