İstanbul'da gerçekleştirilen araştırma, dijitalleşmeye rağmen televizyonun medya tüketiminde hâlâ lider konumda olduğunu ortaya koyuyor. 65 yaş ve üzeri bireylerin günde ortalama 5 saat televizyon izlediği belirtiliyor. Dr. Öğr. Üyesi Aysun Kaya Deniz, bu durumu kuşaklar arasındaki dijital uçurumla ilişkilendiriyor. Gençler için sosyal medyanın doğal bir alan olduğunu vurgulayan Deniz, 65 yaş üstü bireylerin dijital medyayı karmaşık ve güvenilmez bulduğunu ifade ediyor. Bu kuşak, televizyonu güvenilir bir mecra olarak görüyor.
Araştırmanın bir diğer dikkat çekici bulgusu ise genç yaş grubunun sosyal medyayı günde 4 saatten fazla kullanması. Dr. Deniz, gençlerin haber alma yöntemlerinin değiştiğini ve bu dönüşümün doğrulama süreçlerinin gençler için daha kritik hale geldiğini belirtiyor. Sosyal medya, kullanıcıları pasif izleyicilerden aktif içerik katılımcılarına dönüştürürken, bilgi kirliliği riskini artırıyor. Bu durum, gençlerin doğrulanmamış içeriklere maruz kalmasını sorun haline getiriyor.
Televizyonun içerik anlayışının dijital platformlarla rekabet edebilmek için değiştiğini ifade eden Dr. Deniz, Netflix ve BluTV gibi platformların abonelik oranlarının artmasıyla geleneksel televizyon yayıncılığının etkilendiğini vurguluyor. Akıllı televizyonların yaygınlaşmasıyla birlikte isteğe bağlı içeriklere erişimin kolaylaştığını belirtiyor. Bu da televizyon kanallarını daha nitelikli ve yenilikçi içerikler üretmeye teşvik ediyor.
Dr. Deniz, Türkiye'de medya kullanım alışkanlıklarının önümüzdeki yıllarda dijitalleşme yönünde hızla ilerleyeceğini ancak geleneksel medyanın tamamen ortadan kalkmayacağını ifade ediyor. Genç kuşak dijital ağırlıklı bir tüketim modeline sahipken, orta ve ileri yaş kuşakları için televizyon hâlâ önemli bir referans noktası olmaya devam ediyor. Türkiye'nin medya ekosisteminin hibrit bir yapıya dönüştüğünü belirten Deniz, geleneksel ve dijital mecraların birlikte var olacağı bir dönemin başladığını vurguladı.