Jeoloji Mühendisi Mehmet Kuruçay, Türkiye’nin jeolojik yapısının deprem riskini artırdığını belirtti. Ülkenin aktif bir fay hattı üzerinde olduğunu söyleyen Kuruçay, depremlerin önceden tahmin edilemeyeceğini ancak sonrasında analiz yapılabileceğini vurguladı. Önemli olan, depremler olduktan sonra alınacak önlemlerin değerlendirilmesi gerektiğidir.
Kuruçay, Türkiye’nin konumunu değerlendirirken, özellikle Kahramanmaraş’ın stratejik önemini öne çıkardı. Ülkenin üç kıtanın birleşim noktasında yer aldığını, bu nedenle jeolojik hareketlerin sıkça yaşandığını ifade etti. 6 Şubat depremlerinin, bilim insanlarını şaşırttığını ve büyük bir enerji birikiminin gerekli olduğunu söyledi. Ayrıca, bu depremlerden sonra çevre faylarda da artçı sarsıntılar meydana geldiğini kaydetti.
Kuruçay, Türkiye’deki fay hatlarının birbirine bağlı olduğunu ve her bir kırığın diğer bölgeleri etkilediğini belirtti. Kuzey Anadolu, Doğu Anadolu ve Ege graben sisteminin tamamının birbirine entegre olduğunu ifade eden Kuruçay, depremlerin önceden tahmin edilemeyeceğini yineledi. Bu nedenle, meydana gelen depremler sonrası hangi tedbirlerin alınması gerektiği üzerinde durulması gerektiğini vurguladı.
