Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu Doç. Dr. Gül Karaçetin, karne notlarının her zaman çocuğun çabasını yansıtmadığını belirtti. Anne-babalara, karne geldikten sonra çocuğun gösterdiği çabaya vurgu yaparak olumlu cümleler kurmaları gerektiği tavsiyesinde bulundu. Bu şekilde çocuk, çabasının fark edildiğini anlayacak ve motivasyonu artacaktır.
Çocuklarla İletişim Önemli
Ayrıca, karneyle ilgili yapılan görüşmelerin ayaküstü olmaması gerektiğini ifade eden Karaçetin, ebeveynlerin çocuklarına özel zaman ayırarak bir araya gelmelerinin önemini vurguladı. Olumsuz notlar alındığında ise eleştirinin yerini anlamaya yönelik bir diyalog almalıdır. Örneğin, “Bu karneyi görünce merak ettim, sence neden böyle olmuş olabilir?” gibi sorularla çocuğun düşünceleri öğrenilmelidir.
Eleştiri Şekli Önemli
Karaçetin, eleştirilerin kişiliğe yönelik değil, davranışa yönelik olması gerektiğini belirtti. Kötü notlar için yapılan ağır eleştiriler, çocuğun kendini yetersiz hissetmesine neden olabilir. Ailelerin çocuklarını başka çocuklarla karşılaştırmaktan kaçınmaları gerektiğini de ekledi. Bunun yerine, çocuğun davranışına yönelik yapıcı eleştirilerde bulunulması gerektiğini ifade etti. Örneğin, “Derslerinde daha fazla çaba göstermeni bekliyorum, bu konuda ne yapabiliriz sence?” gibi bir yaklaşım önerdi.
Dikkat Eksikliği ve Öğrenme Bozuklukları
Dikkat eksikliği ve öğrenme bozukluklarının ders başarısızlıklarına yol açabileceğine dikkat çeken Karaçetin, bu tür durumlarda çocukların psikiyatri uzmanlarına yönlendirilmesi gerektiğini belirtti. Dikkat eksikliği, çocukların dikkat süresinin kısalığı ve öğrenme süreçlerinde zorluk yaşamaları gibi belirtilerle kendini gösterir. Bu durumun tedavi edilmediği takdirde olumsuz sonuçlara yol açabileceğini belirtti.
Sınav Kaygısı ve Aile İlişkileri
Karaçetin, sınav kaygısının da çocukların başarılarını olumsuz etkilediğini ifade etti. Ailelerin, çocuklarına her koşulda destek olmaları ve çabalarını önemsemeleri gerektiğini vurguladı. Çocukların sınav sonucunun değil, çalışma sürecindeki çabalarının önemli olduğu mesajını vermek, aile-çocuk ilişkisini güçlendirebilir. Çocukların, başarısızlık durumlarında da sevildiğini hissetmeleri, kaygının azalmasına yardımcı olacaktır.
Sonuç Olarak
Ailelerin çocuklarının güçlü ve zayıf yönlerini tanıması ve bu doğrultuda beklentilerini şekillendirmesi gerektiğini belirten Karaçetin, çocukların gelişiminde destek ve anlayışın önemine dikkat çekti. Çocukların ruhsal sağlığı ve aile ilişkilerinin olumlu yönde gelişmesi için bu tür yaklaşımlar büyük önem taşımaktadır.