Samsun'da HIV vakalarının artış göstermesi üzerine uzmanlar dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Dr. Dinççağ, Türkiye'de 1985-2024 yılları arasında kaydedilen 2 bin 438 AIDS vakası ve 45,835 HIV pozitif bireyin bulunduğunu belirtti. Batı ülkelerindeki HIV vakalarında düşüş yaşanmasının aksine, Türkiye'de artış yaşanmasının sebeplerinden biri olarak hastalığın gizlenmesi ve toplumsal baskıyı gösterdi. Dr. Dinççağ, bu durumun tedaviye geç başvurmaya neden olduğunu ve bu nedenle hastalığın yayılımının hızlandığını ifade etti.
HIV'in günümüzde kontrol altına alınabilir ve bulaşması önlenebilir bir hastalık olduğunu vurgulayan Dr. Dinççağ, erken tanının kritik önem taşıdığını dile getirdi. Uzman, birçok hastanın rutin taramalar sonucunda tesadüfen HIV tanısı aldığını belirtti ve belirtileri olan veya risk grubunda bulunan bireylerin gecikmeden sağlık kuruluşlarına başvurmasını önerdi. Ateş, halsizlik, boğaz ağrısı gibi belirtilerin önemsenmesi gerektiğini vurgulayan Dinççağ, bağışıklık sistemi zayıf bireylerin daha dikkatli olmaları gerektiğini ifade etti.
Uzmanlar, toplumda tespit edilen HIV pozitif kişi sayısının resmi rakamların en az iki katı olabileceğini değerlendiriyor. Türkiye'de 1 Ocak-7 Kasım 2024 tarihleri arasında bin 527 kişiye HIV tanısı konurken, 40 kişi AIDS nedeniyle tedavi altına alındı. Dr. Dinççağ, yayılımın hızlandığını belirterek daha kapsamlı tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi.
HIV/AIDS ile mücadelenin temelinin eğitim ve toplumsal farkındalık olduğuna dikkat çeken Dr. Dinççağ, medyaya, öğretmenlere ve halk sağlığı önderlerine önemli sorumluluklar düştüğünü ifade etti. Toplumun tüm kesimlerinin virüsün nasıl bulaştığını, belirtilerini ve korunma yollarını bilmesinin önemli olduğunu belirten uzman, bilinç artarsa yayılımın azalacağını söyledi.