Sivas'ın Karayün köyünde, yaklaşık 28 kilometre mesafedeki mezarlık, büyüklü küçüklü dev mezar taşlarıyla ilgi çekiyor. Bu taşların, yaklaşık 400 yıllık geçmişe sahip olduğu tahmin ediliyor. Ziyaretçileri hayrete düşüren mezar taşlarının üzerinde hiçbir isim ya da yazı bulunmuyor. Hangi mezarın kime ait olduğu ise köy halkı tarafından nesiller boyu aktarılıyor. Mezar taşlarının büyüklüğü, dönemin ailelerinin maddi durumunu yansıtıyor. Köylüler, taşların dereden kağnı arabalarıyla getirildiğini ve herkesin kendi atalarının mezarını belirlemesi için bu taşları diktiğini ifade ediyor. O dönemde okuma yazmanın yaygın olmaması ve sanatkâr bulunmaması nedeniyle mezar taşlarına herhangi bir yazı işlemesi yapılmamış. 4 asırlık mezar taşları, geçmişin sosyal yapısını gözler önüne seriyor.
Köy sakini Hüseyin Çakır, mezarların tarihine ilişkin, "Aklımızın yettiğince, bize anlatılanlara göre yaklaşık 400 yıllık bir tarihi var. Taşların dikilmesinde ailenin maddi gücünün etkili olduğu düşünülüyor. Dereden taşlar toplanarak getirilir ve herkes kendi atalarının mezarını belirlemek için bu taşları dikmiş. Köyümüz, 500 yıl önce kurulmuş ve ilk kurulduğunda sadece 5 hane varmış. Zamanla köy büyümüş ve başka yerlerden göç almış. Taşların yapımı ve getirilmesi tamamen o dönemdeki ailelerin gücüne bağlıydı. Taşlar dereden kesilip kağnıya bağlanarak mezarlığa taşınırdı. O dönemde imece usulü yardımlaşma da vardı. Mezarlar, sadece atayı tanımak için yapılmış olup, yazı olmadığı için anlamları kaybolmuş. Ancak, köy odalarında büyüklerimizle sohbet ederek, mezarların hangi aileye ait olduğunu öğrenirdik ve bunu aklımızda tutarak nesillere aktardık" dedi.