Türkiye Otizm Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Canan Mat, ülkemizde her 64 çocuktan birinin otizm spektrum bozukluğu ile dünyaya geldiğini ifade etti. Eğitim fırsatlarının artırılmadığı takdirde, bu oran her geçen gün artış göstermekte. 680 bin otizmli çocuğun bulunduğu Türkiye'de, bu sayı birçok ülkenin ordusundan daha fazladır. Canan Mat, otizmin tedavisinin olmadığını ancak eğitimle bu çocukların hayatlarının değişebileceğini vurguladı. Ailelerin en büyük kaygısı, çocuklarının kendilerinden sonra ne olacağıdır. Bu sorunun tek çözümü ise yeterli eğitimdir. Eğitimle bu çocuklar kendilerini ifade edebilmekte ve kişisel ihtiyaçlarını yönetebilmektedirler. Otizmli bireylerin iş, sanat, spor gibi alanlarda da başarılı olabilmeleri mümkündür. Bunun için eğitim imkanları sunmak büyük önem taşır.
Canan Mat, otizmli çocukların haftada 45 saat eğitim alması gerektiğini, mevcut eğitim sisteminin bu ihtiyacı karşılamadığını belirtti. Okullarda akademik derslerin yanı sıra sosyal becerilere yönelik çalışmaların da yapılması gerektiğini ifade etti. Mevcut durumda aileler, özel eğitim almak istediklerinde 4 bin ile 8 bin lira arasında bir maliyetle karşı karşıya kalmaktadır. Bu da otizm eğitiminin sadece maddi durumu iyi olan aileler için ulaşılabilir hale gelmesine neden olmaktadır. Bu durum, birçok çocuğun eğitim hakkından mahrum kalmasına yol açmaktadır.
Canan Mat, otizmli çocuklar için evde eğitim imkanlarının sağlanması gerektiğini ifade etti. Eğitimcilerin ailelerle birlikte çalışarak, çocuklara evde eğitim verilebileceğini ve böylece ailelere büyük bir destek sağlanabileceğini belirtti. Kendisi de otizmli bir çocuk annesi olan Mat, otizmli çocukların yaşadığı sıkıntılara dikkat çekerek, ailelerin bilgilendirilmesi ve yönlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Eğitim almayan çocukların kendilerini ifade edemediği, bu nedenle saldırganlaşabileceği konusunda uyarıda bulundu. Ailelerin, yoğun ve kaliteli bir eğitime ihtiyaç duyduğunu ifade eden Mat, bu tür eğitimlerin evde de uygulanabilir olması gerektiğini dile getirdi.