Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Aysun Pekşen, Türkiye'de zehirli mantarları ayırt etmeye yönelik bazı yanlış inanışların ciddi sağlık sorunlarına neden olduğunu belirtti. Yapılan açıklamalarda, kırsal alanlarda doğadan mantar toplayarak tüketme alışkanlığının yaygın olduğu ifade edildi. Ancak, zehirli ve yenilebilir mantarların birbirinden ayırt edilmesinin zor olduğu vurgulandı. Bu nedenle, mantar toplayıcılarının yeterli bilgiye sahip olmaması, her yıl pek çok zehirlenme vakasına yol açmaktadır. Özellikle bahar ve sonbahar dönemlerinde, yerel halk arasında yaşanan zehirli mantar tüketimi ciddi bir sağlık sorunu olarak ortaya çıkmaktadır.
Prof. Dr. Pekşen, zehirli ve yenilen mantarlar hakkındaki yanlış inanışların bazılarını şöyle sıraladı: "- Mantar koparılınca zehirli ise içi hemen mavileşir. - Mantar gümüş bir kaşık veya para ile kaynatıldığında mantar zehirli ise gümüş kararır. - Zehirli mantarları salyangozlar yemezler. - Hoş kokulu ve lezzetli olan mantarlar zehirsizdir. - Çayırlarda yetişen mantar türleri zehirsizdir. - Ağaçlar üzerinde yetişen mantarlar zehirsizdir. - Tuzlu veya sirkeli suda mantarı kaynatmak zehri ortadan kaldırır. - Mantarların yanında mantar varsa o mantar zehirlidir. - Zehirli veya yenen mantarlar ayrı ayrı topraklarda yetişir. - Mantara zehiri yılanlar verir. - Kurutulmuş mantar zehirli değildir. - Pişirmek mantarın zehirliliğini ortadan kaldırır. - Mantarı ayran veya yoğurt içinde bekletip yemek zehirlenmeyi önler."
Bu yanlış görüşlerin bilimsel bir temeli olmadığını belirten Pekşen, zehirlenme belirtileri görülen kişilerin en yakın sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Ulusal Zehirlenme Danışma Merkezi'nden (UZEM) bilgi alınabileceği hatırlatıldı.
