İstismar İddiaları ve Mağdurun Durumu
Y.E., duruşmada sanığın kendisini sosyal medya üzerinden terör örgütlerinin kullandığı yöntemlerle iletişime zorladığını aktardı. Arkadaşlarına bu korkuyu anlattığını söyleyen Y.E., "Facebook yazışmalarımda 'Kimse bilmeyecek', 'Evet' diyorum. Çünkü bana diyordu ki, 'Bunu öğrenirlerse beni öldürürler.' Ben onu korumaya çalışıyordum" dedi. Ayrıca, sanığın kendisine duyduğu hisleri "pedofili" olarak nitelendirdi. Adli Tıp Kurumu raporuna da değinen Y.E., "Oy birliğiyle dediler ki 'Bu çocuk mahvolmuş.' Ben birine güvenemiyorum bu adamın yüzünden. Onu benden korumak istiyorsanız tutuklayın hakim bey" diye konuştu.
Sanık Avukatının Savunması
Katılan vekili Avukat Müjde Tozbey, sanık avukatının mağduru küçümseyen ifadelerine tepki göstererek disiplin ve suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti. Tozbey, "E.’nin tecavüze uğradığı bellidir. Adli Tıp raporu bunu doğrulamaktadır. Sanığın tutuklanmasını talep ediyoruz" dedi. Sanık avukatı Süleyman Teke ise Adli Tıp raporunun eksik olduğunu savunarak, "Rapor yalnızca mağdurun beyanlarına dayanıyor, lehimize olan belgeler dikkate alınmadı" şeklinde konuştu.
Mahkemenin Kararı ve Dava Süreci
Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu raporunda, Y.E.’nin maruz kaldığı istismar nedeniyle "travma sonrası stres bozukluğu" yaşadığı ve ruh sağlığının bozulduğunun tespit edildiği belirtildi. Ancak mahkeme, katılan vekillerinin sanığın tutuklanması yönündeki talebini reddetti. Davanın devamında, dosyanın Adli Tıp Kurumu Üst Kurulu’na gönderilerek, mağdurun ruh ve beden sağlığının yeniden değerlendirilmesine karar verildi. Duruşma, 16 Aralık tarihine ertelendi.
Kaynak: Mersin Haber + IHA