İzmir'de Düşük Doz BT ile Akciğer Kanserinde Erken Tanı Olanakları Hakkında Bilgiler Paylaşıldı

İzmir'de düşük doz bilgisayarlı tomografi (LDCT) ile akciğer kanserinin erken evrelerinde tanı konulabiliyor. Uzmanlar, 50-80 yaş aralığında, sigara öyküsü olan bireylerin yıllık LDCT taraması yaptırmalarının önemli olduğunu vurguluyor. Bu yöntem, klasik BT'ye göre daha düşük radyasyon ile yüksek çözünürlükte görüntüler sunuyor.

İzmir'de Düşük Doz BT ile Akciğer Kanserinde Erken Tanı Olanakları Hakkında Bilgiler Paylaşıldı

Düşük doz bilgisayarlı tomografi (LDCT), akciğerleri düşük radyasyon dozu ile görüntüleyen etkili bir tarama yöntemi olarak dikkat çekiyor. Doç. Dr. Nuran Katgı, LDCT’nin ortalama radyasyon dozunun 1-2 mSv civarında olduğunu, klasik toraks BT’ye göre 3-5 kat daha düşük olduğunu belirtti. ABD'de yapılan NLST çalışmasının, bu yöntemin akciğer kanserine bağlı ölümleri yüzde 20 oranında azalttığını ortaya koyduğunu ifade etti. Benzer şekilde Avrupa'da gerçekleştirilen NELSON çalışması da bu durumun doğruluğunu desteklemekte.

Tarama Önerileri
Doç. Dr. Katgı, 50-80 yaş arasında, en az 20 paket-yıl sigara öyküsü bulunan ve halen sigara içen ya da son 15 yıl içinde bırakmış bireylerin, yılda bir kez LDCT taraması yaptırmalarının faydalı olabileceğini söyledi. Tarama genellikle yılda bir kez yapılmakta, şüpheli bulgular varsa kontrol çekimleri 3-6 ay aralıklarla önerilmektedir. Rutin tarama, sigara içmeyenler için önerilmemekte ancak pasif içicilik, aile öyküsü gibi ek risk faktörleri varsa bir hekim değerlendirmesi gereklidir. LDCT, ağrısız ve kısa sürede tamamlanan bir yöntemdir.

Erken Tanının Önemi
Akciğer kanserinin en önemli nedenlerinden birinin sigara kullanımı olduğunu belirten Doç. Dr. Nuran Katgı, 50-80 yaş grubundaki herkesin yılda bir kez LDCT taraması yaptırmasını önerdi. Erken tanı hayat kurtarıcıdır; çünkü akciğer kanseri genellikle belirti vermeden ilerlemektedir. Belirti beklemeden tarama yaptırmanın, hastalığı erken evrede yakalamanın en etkili yolu olduğunu vurguladı. Düzenli LDCT taramaları, yüksek risk grubundaki bireylerde ölümleri anlamlı ölçüde azaltmaktadır. Erken tanı, güçlü bir hasta-hekim iletişimi ile mümkün olmaktadır ve multidisipliner yaklaşım, bu süreçte önemli bir rol oynamaktadır.

Kaynak: Mersin Haber + IHA

İlgili Haberler


Mersin Haber ,Mersin