Doç. Dr. Alkan, son olayın ardından yaptığı açıklamada, depremin orta büyüklükte sınıflandırılabileceğini belirtti. Depremin odak mekanizmasının ve derinliğinin önemli olduğunu ifade eden Alkan, "Bu depremin doğrultu atımlı bir mekanizmaya sahip olduğunu ve normalden daha derin bir odakta meydana geldiğini görüyoruz" dedi. Farklı kuruluşların verilerine göre, depremin derinliği 13-17 kilometre arasında değişiyor. Van Gölü’nün doğusunda gerçekleşen bu depremin beklenti içinde olunan bir bölgede yaşanması dikkat çekiyor. Alkan, bölgenin tektonik yapısının kuzey-güney yönlü bindirme sistemleri ve sıkışma hareketleri içerdiğini ifade etti. Ayrıca, bölgedeki fay hatlarının zaman zaman orta ve orta-büyük depremler üretebileceğini vurguladı.
Alkan, "MTA’nın aktif fay haritasında herhangi bir fayın üzerinde görünmemesine rağmen bu bölgede stres birikiminin devam ettiğini" belirtti. Son bir ay içerisinde ana depremin çevresinde kuzeydoğu-güneybatı yönlü küçük depremlerin yoğunlaştığına dikkat çekti. Özellikle Tuşba ve İpekyolu’nun kuzeyinde hissedilen depremin nedenini ise bölgedeki zemin özelliklerine bağladı. Alkan, "Bu durum, deprem dalgalarının süresinin ve şiddetinin artmasına yol açıyor" açıklamasında bulundu. Vatandaşların depremin uzun sürdüğünü hissetmesinin temel nedeninin bu zemin özellikleri olduğuna dikkat çekerek, yapı güvenliği ve zemin şartlarına uygun yapılaşmanın önemini vurguladı.
